Karanlık Dükkan Korku Hikayesi

 Bir sonbahar akşamı, soğuk rüzgarlar kasabaya doğru hızla esmeye başladı. Kasabanın en köşesinde, ıssız bir sokağın sonunda, eski ve yıpranmış bir dükkan vardı. Kimse dükkanın ne iş yaptığını bilmiyordu çünkü dükkanın perdesi daima kapalıydı ve tabelası yoktu.

Bir gece, genç bir adam olan Jake, bu gizemli dükkanı fark etti. Merakını yenemeyen Jake, dükkanın önünde durdu ve içeri bakmak için adım attı. Kapı sessizce açıldı ve Jake içeri girdi. Ancak içerisi beklediğinden farklıydı. Dükkanın içi, gölgelerle dolu karanlık bir labirent gibiydi. Duvarlar, eski raflarla doluydu ve rafların üzerinde çeşitli antik eşyalar sergileniyordu. Jake, dükkanı keşfederken birden bir tıkırtı duydu. Gözlerini dükkanın karanlığına alıştırmaya çalışırken, fark etti ki, eski rafların arasından garip bir figür belirmişti. Bu figür, gölgeler arasında kaybolmuş bir siluet gibiydi. Korku dolu, Jake geriye doğru adım attı ve dükkanın kapısını bulmaya çalıştı, ancak kapı kaybolmuş gibiydi. Dükkanın içinde kaybolmuştu. Aniden, figür bir adım daha yaklaştı ve Jake'in yüzüne bir maske takarak ona doğru gülümsedi. Jake, dehşet içinde figürü tanıdı, çünkü figür, yıllar önce kaybolan ve asla bulunamayan bir kasaba efsanesinin hayaletiydi. Jake'in çığlıkları kasabanın dışındaki sessizliği böldü, ancak hiç kimse onun çığlıklarını duymadı. O günden beri, o eski dükkanın ne olduğu hakkında hala birçok spekülasyon yapılsa da, Jake'in kaybolduğu o geceye dair hiçbir iz bulunamadı. Ve o gizemli dükkan, kasabanın en karanlık köşesinde sessizce beklemeye devam etti.

Yorumlar